1. Home
  2. /
  3. blog
  4. /
  5. Teknik makaleler
  6. /
  7. Türkiye’deki Yatcılık Yasaları

Türkiye’deki Yatcılık Yasaları

Yayın tarihi :
Yorum sayısı : 0
Türkiye'deki Yatçılık Yasaları

Yatçılık yasaları, denizcilik faaliyetlerinde güvenlik, sorumluluk ve çevre korumasını sağlamak amacıyla oluşturulan yasal düzenlemelerdir. Bu yasalar; yat sahiplerinden kaptanlara, kiralama şirketlerinden yolculara kadar sektörde yer alan herkesi doğrudan ilgilendirir. Özellikle Türkiye gibi deniz turizminin yoğun olduğu ülkelerde, yatların ruhsatlandırılması, ticari faaliyetleri, mürettebatın yetkinliği ve çevreye duyarlılık gibi birçok konuda açık kurallar belirlenmiştir.

Bu makalede, yatçılık yasalarının kapsamı nedir, kimleri nasıl etkiler, ne gibi yükümlülükler getirir ve ihlaller durumunda hangi yaptırımlar uygulanır gibi sorulara kapsamlı ve güncel yanıtlar bulacaksınız. Ayrıca hem bireysel yat sahipleri hem de ticari işletmeler için geçerli olan temel hukuki düzenlemeleri de detaylı şekilde ele alacağız. İstanbul Boğazı Tur Yatları hakkında hazırladığımız makalemize göz atmayı unutmayın!

Yatçılık Yasaları Nedir?

Yatçılık yasaları, yat kullanımını, sahipliğini, işletilmesini ve denizdeki faaliyetlerini düzenleyen hukuki kurallar bütünüdür. Bu yasalar, hem özel amaçlı (kişisel kullanım) yatları hem de ticari amaçla kullanılan yatları kapsar. Amaç; deniz güvenliğini sağlamak, çevreyi korumak, insan hayatını riske atmamak ve denizcilik sektörünü yasal bir çerçevede tutmaktır.

Yatçılık yasaları genellikle şu konuları kapsar:

  • Yatların ruhsatlandırılması ve kayıt işlemleri
  • Denize elverişlilik belgeleri ve teknik uygunluk kontrolleri
  • Kaptan ve mürettebat için lisans ve yeterlilik şartları
  • Yatların ticari kiralama koşulları ve sözleşmeleri
  • Yolcu güvenliği ve sigorta yükümlülükleri
  • Çevresel düzenlemeler (atık yönetimi, gürültü, deniz kirliliği)

Her ülkenin kendi denizcilik yasaları olmakla birlikte, özellikle Türkiye gibi yat turizminin yaygın olduğu ülkelerde bu yasal çerçeve oldukça detaylıdır ve zaman içinde güncellenmektedir. Ayrıca uluslararası sularda faaliyet gösterecek yatlar, uluslararası denizcilik kuralları ve sözleşmelere de uymak zorundadır.

Kısacası, yatçılık yasaları, yalnızca bir tekneye sahip olmanın ötesinde, sorumlu ve güvenli bir denizcilik kültürü oluşturmayı hedefler.

Yat Sahiplerini İlgilendiren Temel Hukuki Düzenlemeler

Yat sahibi olmak sadece bir ayrıcalık değil, aynı zamanda ciddi bir yasal sorumluluktur. Yatçılık yasaları, yat sahiplerine çeşitli yükümlülükler getirerek hem deniz güvenliğini hem de çevresel sürdürülebilirliği sağlamayı amaçlar. Aşağıda, yat sahiplerini ilgilendiren başlıca hukuki düzenlemeler özetlenmiştir:

Daha fazla oku: 2025 Yılının En İyi Yat Modelleri

1. Ruhsat ve Kayıt Zorunluluğu

Her yatın, denize açılmadan önce resmi olarak kayıt altına alınması ve uygun ruhsatlara sahip olması gerekir. Bu belgeler genellikle Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından düzenlenir ve belirli sürelerle yenilenmelidir.

2. Teknik Uygunluk ve Denize Elverişlilik

Yatların belirli aralıklarla teknik kontrollerden geçmesi ve “denize elverişlilik belgesi” alması zorunludur. Bu belge, yatın yapısal ve teknik açıdan güvenli olduğunu gösterir.

3. Sigorta Yükümlülüğü

Yat sahipleri, yatlarını zorunlu deniz sigortası kapsamına almakla yükümlüdür. Bu sigorta, hem yatı hem de üçüncü şahısları (yolcular, diğer tekneler vs.) kapsayan zararları teminat altına alır.

4. Çevresel Sorumluluklar

Yatlar, özellikle atık yönetimi konusunda sıkı çevresel kurallara tabidir. Atık su boşaltımı, petrol sızıntısı ve deniz kirliliği gibi durumlar ağır para cezalarına ve ruhsat iptallerine yol açabilir.

5. Bayrak ve Kimlik Belirleme

Yatın hangi ülkeye ait olduğunu belirten bayrak çekme işlemi ve tekneye özgü kimlik numarası bulundurmak zorunludur. Bu uygulama, uluslararası sularda da geçerlidir.

6. Kaptan ve Mürettebat Atamaları

Eğer yat belirli bir uzunluğu veya yolcu kapasitesini aşıyorsa, lisanslı kaptan ve mürettebat bulundurmak zorunludur. Yat sahibi, uygun personel istihdam etmezse cezai yaptırımlarla karşılaşabilir.

Ticari ve Özel Amaçlı Yatçılıkta Yasal Farklar

Yatçılık yasaları, bir yatın özel kullanım mı yoksa ticari faaliyet amacıyla mı işletildiğine göre önemli ölçüde farklılık gösterir. Bu iki kullanım türü için geçerli olan yasal düzenlemeler; ruhsat, vergi, sigorta, personel, denetim ve kullanım sınırları açısından ayrı ayrı ele alınır.

1. Ruhsatlandırma ve Kayıt Farklılıkları

  • Özel yatlar genellikle şahıslar tarafından kişisel kullanım için tescil edilir ve ticari faaliyet yürütmeleri yasaktır.
  • Ticari yatlar ise kiralama, tur düzenleme ya da yolcu taşıma gibi hizmetler sunmak üzere ruhsatlandırılır. Bu tür yatlar, özel denetim süreçlerinden geçer ve ticari denizcilik belgelerine sahip olmalıdır.

2. Vergilendirme

  • Özel yatlar yalnızca satın alma sırasında vergiye tabi olabilirken,
  • Ticari yatlar KDV, gelir vergisi, ve turizm belgeleri üzerinden sürekli vergi yükümlülüğü taşırlar.

Daha fazla oku: İstanbul’da satilik tekne

3. Sigorta Şartları

  • Özel yatlar için temel tekne sigortası yeterli olabilir,
  • Ticari yatların ise zorunlu yolcu taşıma sigortası, üçüncü şahıs mali sorumluluk sigortası gibi daha kapsamlı poliçelere sahip olması gerekir.

4. Mürettebat ve Kaptan Gereklilikleri

  • Özel yatlarda sahip, dilerse tekneyi kendisi kullanabilir (belirli bir büyüklüğe kadar),
  • Ticari yatlarda ise lisanslı kaptan ve yeterli mürettebat bulundurmak zorunludur. Ayrıca her personelin denizcilik yeterlilik belgeleri olmalıdır.

5. Denetim ve Uygulama Sıklığı

  • Özel yatlar rutin kontroller dışında fazla denetime tabi değildir,
  • Ticari yatlar ise sezon öncesi ve süresince sıkı denetimlere, yolcu kapasitesi ve güvenlik standartlarına göre kontrol edilir.

6. Kullanım Kısıtlamaları

  • Özel yatlar ticari gelir sağlayamaz; aksi tespit edilirse ciddi para cezaları ve ruhsat iptaliyle karşı karşıya kalabilirler.
  • Ticari yatların faaliyet alanları, yolcu sayısı ve faaliyet süresi açıkça tanımlanmıştır ve dışına çıkılamaz.

Yat Kiralama Sözleşmeleri ve Yasal Gereklilikler

Yat kiralama, hem turizm hem de özel organizasyonlar açısından oldukça popüler bir hizmettir. Ancak bu hizmetin yasal zemine oturması için belirli sözleşme şartlarının ve yasal gerekliliklerin yerine getirilmesi gerekir. Yatçılık yasaları, hem kiralayan tarafın (şirketin) hem de kiracının haklarını ve sorumluluklarını açıkça tanımlar.

1. Yazılı Sözleşme Zorunluluğu

Yat kiralama işlemlerinde, taraflar arasında yazılı bir sözleşme yapılması yasal bir zorunluluktur. Bu sözleşme, hizmet süresi, fiyat, iptal koşulları, güvenlik önlemleri ve sigorta gibi detayları içermelidir.

2. Sözleşme İçeriğinde Bulunması Gereken Temel Unsurlar

  • Kiralama süresi (başlangıç ve bitiş tarih/saat)
  • Yatın adı, tipi ve teknik özellikleri
  • Kaptan ve mürettebat durumu
  • Güzergâh bilgileri ve limanlar
  • Ücretlendirme ve ödeme koşulları
  • Yakıt, temizlik ve liman ücretleri gibi ek maliyetler
  • Sigorta kapsamı ve hasar durumundaki sorumluluk
  • Tarafların imzaları ve iletişim bilgileri

3. Ticari Yetki Belgeleri

Kiralama hizmeti veren firmaların, ticari yat işletme ruhsatı ve turizm işletme belgesi gibi resmi belgelere sahip olması gerekir. Aksi takdirde faaliyet yasa dışı sayılır ve ağır yaptırımlarla karşılaşılır.

4. Sigorta ve Güvenlik

Yat, kiralama süresi boyunca sigorta kapsamında olmalı ve yolcuların güvenliği yasal sınırlar çerçevesinde sağlanmalıdır. Acil durum ekipmanları, can yelekleri ve kaptanın yeterliliği gibi unsurlar yasal denetim altındadır.

5. Vergi ve Fatura Düzenlemesi

Kiralama bedeli karşılığında resmi fatura kesilmesi gerekir. Ayrıca kiralama hizmeti, vergiye tabidir (örneğin KDV). Bu da işlemin şeffaf ve kayıtlı olmasını sağlar.

Daha fazla oku: Fiber ve Alüminyum Farkları

Kaptan ve Mürettebat İçin Yasal Sorumluluklar

Yatçılık yasaları, yalnızca yat sahiplerini değil, yatı aktif olarak yöneten kaptan ve mürettebatı da ciddi yasal yükümlülükler altına sokar. Denizde seyir güvenliğinin sağlanması, yolcu haklarının korunması ve çevreye saygılı bir seyir yapılması bu personelin profesyonel ve yasal sorumlulukları arasındadır.

1. Lisans ve Yeterlilik Belgeleri

Kaptan ve belirli görevlerdeki mürettebat, ilgili yasalara göre geçerli denizcilik lisanslarına sahip olmalıdır. Bu belgeler:

  • Gemi Adamı Cüzdanı
  • Uygun Sınıf Ehliyet Belgesi (örn. Amatör Denizci Belgesi, Yat Kaptanı Belgesi)
  • STCW (Denizde Can Güvenliği) sertifikaları

2. Yolcu Güvenliği ve Acil Durum Yönetimi

Kaptan, yolcuların can güvenliğinden birinci derecede sorumludur. Her seyir öncesinde:

  • Can yeleklerinin yerleri gösterilmeli
  • Acil durum prosedürleri açıklanmalı
  • Gemideki tüm güvenlik ekipmanları çalışır durumda olmalıdır

Ayrıca, denizde oluşabilecek herhangi bir kaza, arıza ya da kötü hava durumunda profesyonel şekilde hareket etmek yasal bir zorunluluktur.

3. Denetim ve Raporlama Sorumlulukları

Kaptan, yatın düzenli olarak denizcilik denetimlerine hazır olmasından ve gerekli belgelerin teknede eksiksiz bulunmasından sorumludur. Ayrıca yolcu listesi, sefer planı ve güvenlik raporları gibi belgeler zamanında yetkililere sunulmalıdır.

4. Çevre Koruma Kurallarına Uyum

Mürettebat, atık su ve çöp boşaltımı gibi çevresel faaliyetlerde uluslararası MARPOL kurallarına ve Türkiye’nin deniz koruma yasalarına uymak zorundadır. Aksi takdirde hem bireysel hem de işletme düzeyinde ağır cezalar uygulanabilir.

5. Çalışma Süreleri ve İş Sağlığı

Kaptan ve mürettebatın çalışma saatleri, dinlenme süreleri ve sosyal hakları ulusal iş kanunları ve deniz iş kanununa göre düzenlenir. Aşırı çalışma, sigortasız istihdam veya iş güvenliği ihmalleri ciddi yasal sorunlara yol açabilir.

Yatçılıkta Uluslararası Kurallar ve Türkiye’deki Uyum

Denizcilik sektörü, doğası gereği uluslararası bir yapıya sahiptir. Bu nedenle yatçılık yasaları, yalnızca yerel değil aynı zamanda uluslararası düzenlemelerle de uyum içinde olmalıdır. Özellikle Türkiye gibi çok sayıda yabancı bayraklı yatın demir attığı ülkelerde, uluslararası deniz hukuku ile yerel yasalar arasında sıkı bir entegrasyon gereklidir.

Daha fazla oku: Tekne Motoru Arızaları ve Çözüm Yöntemleri

1. Uluslararası Yatçılık Yasaları Nelerdir?

Dünya genelinde geçerli olan bazı temel yatçılık kuralları şunlardır:

  • MARPOL (Denizlerin Gemiler Tarafından Kirletilmesinin Önlenmesi Sözleşmesi)
  • SOLAS (Denizde Can Güvenliği Uluslararası Sözleşmesi)
  • STCW (Gemi Adamlarının Eğitim, Belgelendirme ve Vardiya Standartları)
  • COLREGs (Denizde Çatışmayı Önleme Kuralları)

Bu anlaşmalar; çevre koruma, gemi donanımı, can güvenliği, mürettebat eğitimi ve seyir güvenliği gibi pek çok alanı kapsar.

2. Türkiye’nin Uyum Süreci ve Yasal Entegrasyon

Türkiye, bir IMO (Uluslararası Denizcilik Örgütü) üyesi olarak, yukarıdaki tüm temel sözleşmelere taraftır. Bu kapsamda, Türkiye’deki yatçılık yasaları, hem ulusal gereklilikleri hem de bu uluslararası normları içerecek şekilde sürekli güncellenmektedir.

Türkiye’de faaliyet gösteren yatların:

  • Denize elverişlilik belgeleri,
  • Atık yönetimi uygulamaları,
  • Gemi adamı yeterlilik belgeleri,
  • Seyir ve güvenlik standartları,
    tamamen bu uluslararası kurallara göre şekillendirilir.

3. Yabancı Bayraklı Yatlar İçin Türkiye’deki Uygulamalar

Türkiye’ye giriş yapan yabancı bayraklı yatlar da Türk yatçılık yasalarına uymak zorundadır. Bu kapsamda:

  • Liman giriş-çıkış belgeleri,
  • Yolcu listeleri,
  • Gümrük işlemleri ve pasaport kontrolleri
    gibi birçok prosedür hem uluslararası hukuk hem de Türkiye’nin yerel mevzuatı çerçevesinde yürütülür.

4. Uygunluk Denetimleri ve Ceza Süreci

Uygun olmayan, belgesiz veya kurallara aykırı hareket eden yatlar için ciddi denetimler ve idari yaptırımlar uygulanır. Bu, hem çevresel hem de güvenlik açısından yatçılığın disiplinli yürütülmesini sağlar.

Yat Denetimleri ve Yasal Cezalar

Yatçılık yasaları, yalnızca kâğıt üzerinde kalan kurallar bütünü değildir; bu yasaların etkin şekilde uygulanabilmesi için düzenli denetimler ve yasal yaptırımlar devreye girer. Hem özel kullanım hem de ticari amaçlı yatlar, yetkili kurumlar tarafından periyodik olarak denetlenir. Bu denetimler sayesinde deniz güvenliği artırılır, çevresel riskler azaltılır ve kayıt dışı faaliyetlerin önüne geçilir.

1. Yat Denetimlerini Kim Yapar?

Türkiye’de yat denetimleri başlıca şu kurumlar tarafından yürütülür:

  • Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı
  • Liman Başkanlıkları
  • Sahil Güvenlik Komutanlığı
  • Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı (özellikle çevresel atık yönetimi için)

2. Denetim Kapsamında Kontrol Edilen Başlıca Unsurlar

  • Ruhsat ve kayıt belgelerinin geçerliliği
  • Denize elverişlilik belgesi ve sigorta evrakları
  • Kaptan ve mürettebat yeterlilik belgeleri
  • Yolcu taşıma kapasitesi ve emniyet donanımı
  • Atık su ve çevreye zarar veren uygulamalar
  • Yatın ticari mi yoksa özel amaçlı mı kullanıldığı

3. Yatçılık Yasalarına Aykırılık Durumunda Uygulanan Cezalar

Denetimler sonucunda yatçılık yasalarına aykırı bir durum tespit edilirse, çeşitli cezai yaptırımlar uygulanabilir:

  • İdari Para Cezaları:
    Ruhsatsız faaliyet, kapasite aşımı, lisanssız kaptan çalıştırma gibi durumlar ciddi para cezalarıyla sonuçlanabilir.
  • Faaliyet Durdurma:
    Belgeleri eksik ya da süresi geçmiş olan yatların faaliyetleri geçici veya kalıcı olarak durdurulabilir.
  • Ruhsat İptali:
    Tekrar eden ihlallerde, ticari yat işletme ruhsatı tamamen iptal edilebilir.
  • Ceza Soruşturmaları:
    Çevreye ciddi zarar veren eylemler (örneğin yasadışı atık boşaltımı) durumunda adli işlem başlatılabilir.

4. Düzenli Kontrollerin Önemi

Yat sahipleri ve işletmeciler, yatlarının yatçılık yasalarına tam uyumlu olduğundan emin olmalı ve düzenli iç denetimlerle belgelerini güncel tutmalıdır. Aksi takdirde, yüksek maliyetli cezalar ve iş kaybı riskiyle karşı karşıya kalabilirler.

Güncel Yatçılık Yasaları ve 2025 Değişiklikleri

Türkiye’de Yatçılık Yasaları, ۲۰۲۵ yılı itibarıyla hem ulusal mevzuatta yapılan değişiklikler hem de uluslararası düzenlemeler nedeniyle önemli güncellemeler geçirmiştir. Aşağıda bu değişikliklerin ana hatlarını bulabilirsiniz:

1. Çevresel Standartlarda Yeni Emisyon Kuralları

  • MARPOL Ek‑VI Kural 14 uyarınca, Akdeniz bölgesi Emisyon Kontrol Alanı (ECA) ilan edilmiştir. 1 Mayıs 2025 tarihinden itibaren Akdeniz’de seyreden yatlar için yakıttaki kükürt oranı %0.1’in altına çekilmek, yakıt değişimi prosedürleri uygulamak ve sülfür kayıt defteri tutmak zorunlu hale gelmiştir
  • Türkiye bu düzenlemelere uyarak, Yatçılık Yasaları bünyesinde çevre koruma yükümlülüklerini iyice sıkılaştırmıştır.

2. Deniz Kirliliği Cezalarının Artırılması

  • 2025 başından itibaren Türkiye’de deniz kirliliği cezaları yaklaşık %44 oranında artırılmıştır. Bu durum, özellikle atık su, yakıt sızıntısı veya bilinçsiz boşaltım yapan yat operatörleri için ciddi mali yaptırımlar anlamına gelir 

3. Mürettebat Hakları ve Eğitim Düzenlemeleri

  • IMO Denizcilik Çalışma Sözleşmesi (MLC) kapsamında 2025 yılında yürürlüğe giren değişiklikler, denizde çalışan personelin sosyal haklarını, internet erişimini, kişisel koruyucu ekipman teminini ve geri dönüştürülme sigortasını içerir. Bu düzenlemeler, Yatçılık Yasaları içinde personel refahını güçlendirmiştir
  • Aynı şekilde STCW sertifikalarının elektronik hale gelmesi zorunluluğu da 1 Ocak 2025’te devreye girmiştir

4. Balast Su Yönetimi Standartları

  • Ballast Water Management Convention (BWMC) uyarınca, 1 Şubat 2025 itibarıyla balast suyu kayıtlarının elektronik ortamda tutulması zorunluluğu getirildi. Bu kayıtlar sadece bayrak devletlerinin onayladığı formatta geçerli sayılacak

5. Yabancı Bayraklı Yatlar ve Charter Politikası

  • 2025’te çıkarılan yeni yasal düzenlemeye göre, 39 metre altındaki yabancı bayraklı yatlar, Türkiye’de charter hizmeti verememekte. 39 m üzeri yatlar ise özel Türk charter lisansı ile sınırlı sayıda izin alabilir
  • Yeni charter düzenlemeleri, yerli ve Türk bayraklı yatları koruma amacını taşıyarak Yatçılık Yasaları kapsamındaki ulusal charter piyasasını güçlendirmiştir.

6. Vergi ve Harç Mevzuatındaki Yenilikler

  • 2024 tarihli bir vergi kanunu değişikliğiyle, liman ve havaalanlarında özel yat hizmetlerinde KDV muafiyeti kaldırılmıştır. 1 Eylül 2024’ten itibaren bu hizmetlerde vergi uygulanmaktadır
  • Ayrıca yabancı bayraklı yatların Türk bayrağına geçiş yönetmeliği iptal edilmiş olup, seyir izin belgelerinin harç tarifeleri güncellenmiştir

7. Yelken Yarışları İçin Geçerli Kurallar

  • Türkiye Yelken Federasyonu, 2025 Genel Yat Yarış Kurallarını Ocak 2025’te ilan etmiş ve yürürlüğe koymuştur. Bu kurallar, uluslararası yelken yarış sistemlerine (RRS, OSR vb.) tam uyumlu olarak güncellenmiştir

Genel Değerlendirme

Bu güncellemeler, Yatçılık Yasaları çerçevesinde çevre duyarlılığı, işçi hakları, teknik uyumluluk, yerli piyasaların korunması ve mevzuatta şeffaflık gibi temel hedeflere odaklanmaktadır. Yat sahipleri, kaptanlar ve charter işletmecilerinin, 2025’e kadar bu mevzuata uygun hale gelmeleri ve Yatçılık Yasaları kapsamında tüm yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirmeleri kritik önem taşır.

Yatçılıkta Çevre Koruma ve Hukuki Yükümlülükler

Modern yatçılık yasaları, yalnızca denizcilik güvenliği ve ticari düzenlemeleri değil, aynı zamanda çevre koruma konusunu da ciddi biçimde kapsamaktadır. Artan deniz trafiği ve yat turizmiyle birlikte, deniz ekosisteminin korunması yasal açıdan bir tercih değil, zorunluluk haline gelmiştir. Bu nedenle hem bireysel yat sahipleri hem de ticari işletmeler, faaliyetlerini çevreye duyarlı ve hukuka uygun şekilde yürütmekle yükümlüdür.

1. Atık Yönetimi ve Deşarj Yasağı

Yatçılık yasaları gereği, atık suların, sintine yağlarının veya katı atıkların denize boşaltılması kesinlikle yasaktır. Türkiye kıyı sularında;

  • Gri su (duş/sıvı atık) ve siyah su (tuvalet atığı) boşaltımı, yalnızca lisanslı alım tesislerine yapılmalıdır.
  • Yatlarda atık toplama tankları zorunludur.
  • Atık alım işlemleri, Mavi Kart Sistemi üzerinden kayıt altına alınmalıdır.

2. Yakıt ve Kimyasal Madde Kontrolü

Yatların yakıt depolarının bakımı, dolumu ve olası sızıntılara karşı korunması, çevresel güvenlik açısından büyük önem taşır. Yanlış yakıt dolumu veya yakıt sızıntısı durumlarında ciddi para cezaları ve hatta faaliyet durdurma yaptırımları uygulanabilir.

3. MARPOL Sözleşmesine Uyum

Türkiye’nin taraf olduğu MARPOL sözleşmesi, deniz kirliliğiyle mücadeleye dair uluslararası kurallar belirler. Bu sözleşme kapsamında:

  • Atık kayıt defteri tutulması,
  • Atık alım fişlerinin saklanması,
  • Acil durum müdahale planlarının hazır bulundurulması
    yatçılık faaliyetleri için yasal zorunluluktur.

4. Gürültü ve Görsel Kirlilik Düzenlemeleri

Yatçılık yasaları aynı zamanda kıyı şeritlerindeki yaşamı ve doğal görünümü korumaya da yöneliktir. Bu nedenle:

  • Gürültü düzeyleri sınırlandırılmıştır.
  • Kıyıya çok yakın demirleme, özellikle koruma altındaki bölgelerde kısıtlanmıştır.
  • Gece aydınlatmaları ve ses sistemleri, çevreye zarar vermeyecek şekilde düzenlenmelidir.

5. Koruma Alanlarında Özel Yasaklar

Milli parklar, deniz rezervleri ve özel çevre koruma bölgelerinde seyir, demirleme, dalış ve balıkçılık gibi faaliyetler çoğu zaman yasaklanmış ya da özel izne bağlanmıştır. Bu bölgelerde yatçılık yasalarına aykırı hareket eden kişi veya işletmelere ağır para cezaları ve idari yaptırımlar uygulanır.

Günümüzde yatçılığın sürdürülebilir hale gelmesi, doğrudan çevresel duyarlılık ve yasal uyum ile mümkündür. Bu nedenle, yatçılık yasaları çerçevesinde belirlenen çevre koruma yükümlülükleri sadece yasal zorunluluk değil, aynı zamanda denizcilik etiğinin bir parçasıdır. Yat sahipleri, kaptanlar ve işletmeciler; çevreye saygılı uygulamaları benimseyerek hem doğayı hem de gelecek nesilleri koruma altına almalıdır.

İçerik paylaşımı:

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

İlgili Mesajlar

En İyi Tekne Markaları1
Teknik makaleler
Gulet tekne nedir? bir gulet teknesi denizin ortasinda
Teknik makaleler
yat alırken nelere dikkat etmeli ilk resim
Teknik makaleler